Hâlâ etkisindeyim.
Sabah perdeden sızan Manavgat güneşi gözlerime vurduğunda, gözlerimi kırpıştırarak yatakta doğruldum.
Yanımda o…
Adı Simay.
Benim geceme ateş gibi düşen kadın.
Ve evet, o 1400 liraya çalışan escort Simay’dı.
Ama bu geceye verdiğim tek değer, asla parayla ölçülemezdi.
Ne garip, daha birkaç saat önce birbirimize yabancıydık.
Ben, sadece basit bir kaçamak arıyordum belki de.
Ama o odaya adım atar atmaz, tüm dengemi altüst etti.
Bakışları mıknatıs gibi üzerime çekildi.
Ses tonu bile tüylerimi diken diken etmişti.
“Bu geceyi unutma,” demişti bana alçak bir fısıltıyla.
İmkânsızdı zaten unutmak.
Simay yaklaşırken, zamanın akışı değişti sanki.
Her hareketi bir davetti; üzerindeki elbise bile fazla dayanamadı o tutkuya.
Bedenini bana sunarken, yalnızca fiziksel bir zevkten fazlasını sunduğunu biliyordum.
Çünkü o, yalnızca 1400 liraya çalışan escort olmakla kalmamıştı,
aynı zamanda tutkularımın gizli anahtarını da eline almıştı.
Dokunuşları hâlâ tenimde, nefesi hâlâ boynumda geziniyor gibi.
Her adımı, her fısıltısı, gecenin sıcak Manavgat havasına karışmıştı.
Gecenin içinde kaybolmuş, kendimi tamamen onun kontrolüne bırakmıştım.
Ve itiraf etmeliyim, bu teslimiyet şimdiye kadar tattığım en tatlı bağımlılıktı.
Sabah odada sessizlik hâkimken, gözlerimi kapatıp tekrar yaşadım geceyi.
Bir öpücüğü, bir bakışı, teninin sıcaklığı…
Simay yanımda hafifçe kıpırdandı ve bana göz kırptı:
“İstersen bu geceyi tekrar yazabiliriz.”
Evet…
İsterim.
Defalarca isterim.
Çünkü Simay, 1400 liraya çalışan escort, sadece bir geceyi değil, beni de tamamen fethetmişti.